PROSTAT KANSERİ ERKEKLER ARASINDA EN SIK GÖRÜLEN HASTALIK

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Prostat kanseri erkeklerde en sık görülen kanser türlerinden biri… Araştırmalar, erkeklerin yüzde 14’ünün ömürleri boyunca prostat kanserine yakalanabileceğini gösteriyor. Bu da yaklaşık her 7 erkekten birinin prostat kanserine yakalanma ihtimali olduğunu ortaya koyuyor. Üroloji Uzmanı Op.Dr. Uğur Coşar, ilk dönemlerde belirti vermeyen ve sinsice ilerleyen hastalıkla ilgili bilinmesi gerekenleri şöyle anlattı…

BERAT ASLAN

Op.Dr. Uğur Coşar, “Prostat kanseri erkeklerde akciğer kanserinden sonra ikinci en sık rastlanan kanser olup, kansere bağlı ölüm nedenleri arasında ise beşinci sırada yer alır. Ülkeler belirli bir zaman diliminde görülen prostat kanseri sayılarına göre karşılaştırıldığında ise; Avustralya, Kuzey Amerika, Batı ve Kuzey Avrupa ülkeleri  ilk sıralardadır” dedi.

      AİLE ÖYKÜSÜ VE ETNİK KÖKEN EN ÖNEMLİ ETKEN

     Aile öyküsü ve etnik köken bir çok kanserde olduğu gibi prostat kanserinde de önemlidir, ancak prostat kanserli erkeklerin az bir kısmında kalıtsal hastalık ortaya konulabilmektedir. Ailesinde prostat kanseri görülmüş erkeklerde, prostat kanseri taramalarına erken yaşlarda başlamak gereklidir.  Yapılan muayene ve tetkiklerde şüphenin artmasına neden olabilecek bulgu ve sonuçlara sahip olan hastalarda, erkenden görüntüleme tetkiklerine başvurmak uygun bir yaklaşımdır.

HASTALIĞIN BİRÇOK NEDENİ OLABİLİR

      Prostat kanserine sebep olan temel faktörleri; ırk, çevresel faktörler ve diyet alışkanlıkları olarak sıralayabiliriz. Son yıllarda yapılan çalışmalar; bel çevresi 102 cm’den fazla olan ve hipertansiyon varlığı tespit edilen bireylerde prostat kanseri riskinin arttığını  göstermektedir. Benzer şekilde obezitenin; erken evre prostat kanseri ile ilişkili olduğu, ileri evre prostat kanseri sıklığını ise artırdığı görülmüştür.

PROSTAT TARAMASI HAYAT KURTARIR

     Prostat kanserine bağlı ölüm oranlarını azaltmak ve yaşam kalitesini artırmak amacıyla prostat kanseri taraması oldukça önemlidir. Prostat kanseri taraması; makattan parmakla muayene ve kanda Prostat Spesifik Antijen (PSA) düzeyi incelenmesi ile yapılmaktadır. Günümüzde 50 yaş üzerindeki tüm erkeklerin ve ailesinde prostat kanseri öyküsü bulunan 45  yaşına girmiş bireylerin prostat kanseri taraması için kanlarında PSA düzeyine bakılması önerilmektedir.

     PSA; prostat bezinde üretilerek kana salınan ve laboratuvar şartlarında düzeyi ölçülebilen bir hormondur. Prostat enfeksiyonlarında, prostatın iyi huylu büyümesinde ve prostat kanserinde bu hormonun kandaki seviyesi yükselebilir. PSA düzeyi için 4 ng/ml üst sınır olarak belirlense de kan PSA değerinin  mutlaka bir üroloji uzmanı tarafından  hastaya özel değerlendirilmesi gerektiği unutulmamalıdır. Bu değerlendirme hastanın yaşı, prostat boyutu ve parmakla muayenede şüpheli durumların olup olmaması gibi bir çok faktör düşünülerek yapılmaktadır.

      MR SAYESİNDE % 100’LERE YAKIN BAŞARILI TEŞHİS

 Üroloji polikliniğine başvurmuş ve yapılan incelemelerde yüksek kan PSA değeri ya da parmakla muayenede şüpheli bir nodül, sertlik ya da düzensizlik saptanmış hastalarda, prostata yönelik ileri inceleme yöntemlerine geçilmesi elzemdir. Geçmişte bu bulgulara sahip olan, yani prostat kanseri riski taşıyan hastalarda doğrudan prostat biyopsisi önerilmekteydi. Hastalara ultrasonografi eşliğinde prostat bezinde kanserlerin daha sık yerleşim gösterdiği bölgeleri tarayacak şekilde standart prostat biyopsisi yapılmaktaydı. Ancak özellikle son 10 yılda artan teknolojik ilerlemeler ile birlikte, biyopsi işlemi öncesinde prostata özel olan multiparametrik manyetik rezonans (MR) görüntüleme yapılması ve prostat biyopsisisin bu MR görüntülerinin titizlikle incelendikten sonra yapılması gerekliliği ortaya konulmuştur. MR sayesinde organın tamamı görüntülenebilmekte ve kanser açısından şüpheli alanlar doğrudan belirlenebilmektedir. Bu sayede prostat kanseri varlığı, % 100 lere yakın başarı ile teşhis edilebilmektedir. Bu erken ve doğru tanı sayesinde hastaların bir çoğu, ameliyat ve diğer tedavilere daha erken ulaşabilmekte ve prostat kanserinden kurtulabilmektedir. Ayrıca multiparametrik prostat MR çekilmesi ile, bir çok hastaya gereksiz biyopsi yapılmasının önüne geçilebilmekte ve hastalar daha konforlu ve güvenli bir şekilde takip edilebilmektedir.

ÜLKEMİZDEKİ MERKEZLERİN SAYISI ARTIRILMALI

       Gelişmiş bir çok ülkede prostat kanseri tanısı, yukarıda bahsedildiği gibi MR görüntülerinin kullanıldığı MR-Füzyon biyopsi yöntemiyle konulmakta iken, ülkemizde bu işlemin yapılabildiği merkez sayısı ve bu işlemde deneyimli üroloji uzmanı sayısı oldukça azdır.  2016 yılından beri aralıksız olarak prostat kanseri tanısı, prostat kanserinde görüntüleme, multiparametrik MR, MR-Füzyon prostat biyopsisi konuları üzerine araştırma, geliştirme ve uygulamalar yapan bir üroloji uzmanı olarak; üroloji uzmanlarımızın, aile hekimlerimizin ve hastalarımızın bu konuda farkındalıklarının artması gerekiyor.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
PROSTAT KANSERİ ERKEKLER ARASINDA EN SIK GÖRÜLEN HASTALIK

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

21Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin